Thursday, April 19, 2012

Yazılım Sektörü Açısından İki Temel Sorun

Ülkede sorun çok; sorunun çok olduğu yerde aslında iş fırsatları da çok olur. Tabii, "fırsat temelli girişimcilik" anlayışı varsa...

Sorunlardan ilki standartlarımız yok.
Kamu web sitelerinin her biri diğerinden farklı; içeriği, tasarımı, çalışma hızı,... hepsi farklı.
Hatta bir kurumun kendi il ve ilçe müdürlüklerinin web siteleri bile birbirinden farklı.
Semboloji standartı yok; TSE'de de bulamadım.
Bu konuda talep aslında özel sektörden gelmeli. Kamu politikalarını şekillendiren üç etmenden birisi "baskı grupları"dır ve özel sektör de bu baskı grubunun içinde yer alır. Eğer firmalar bir komisyon oluşturup (örneğin TÜSİAD veya TOBB içinde) devleti en erken zamanda (kendi sektörleri ile ilgili konularda) standart belirlemeye teşvik ederse, bu hem ürünler arasındaki uyumsuzluğu ciddi derecede azaltır, hem gerek firmaların gerekse de devletin maliyetlerini azaltır, hem de sektöre yeni giren firmaların kalitelerini artırır. İkincil derecede faydaları üzerine bir miktar düşünüldüğünde konunun önemi ortaya çıkar.
(Uluslararası standartlara uygunluk tabii ki önemlidir. Fakat şu da unutulmamalı ki, bazı standartlar her ne kadar "uluslararası" diye anılsa da, aslında standartı ortaya çıkaran ülkenin ekonomik gücü ile orantılı olarak kendi standartının küresel ölçekte geçerli bir standart haline gelmesi için gerekli baskıları yapmaktadır. Konu ile ilgili olarak TCP/IP'nin neden ve nasıl bir internet standartı haline geldiğini araştırabilirsiniz.)

İkinci ve daha da büyük olan sorun ise "firmalar arası işbirliği" eksikliği.
Kamu-Üniversite-Özel Sektör işbirlikleri üzerine pekçok makale ve kitap var. Firmalar arasındaki işbirlikler ile ilgili literatür de oldukça geniş (kümeleşme, iş ağları, rekabet öncesi işbirlikleri)... Hatta devletin bu konuda teşvikleri bile var (bakınız KOSGEB).

Fakat her firma bir diğerini rakip olarak (hatta rakip tanımı az bile kalıyor) görme eğiliminde. Evet, kapitalist ekonominin dinamikleri ve inovasyonun yarattığı ekstra baskı yüzünden firmalar hayatta kalmak için diğerleri ile sürekli rekabet halindeler ve bu gayet de doğal bir durum.
Fakat yine aynı doğallıkla, yerli firmaların sektörü büyütmek, yabancı firmaların monopolcü baskılarına direnmek ve bunu bertaraf etmek, özümseme ve inovasyon kapasitelerini artırmak, ihracatlarını artırmak, ... için işbirliklerine şiddetle ihtiyaçları vardır.
Teknoloji Geliştirme Bölgeleri her ne kadar firmaları (biraz zoraki bir şekilde) bir araya getirse de, bu bir arada bulunma yeterli derecede kümeleşmeye ve iş ağları kurmaya dönüşmüyor.

No comments: